Category: Zakkum

Zakkum – Kale Değilsin

Sen bir hançer değilsin, söyle neden kan damlıyor dokunduklarından?
Bir yanardağ değilsin, neden yanıp kül oluyor yaşadığın şehirler?
Bir çınar değilsin, hüzün dökülüyor yapraklarından.
Bir kale değilsin ama,
Kuşatmışlar her yanını, sen onlar gibi değilsin.

(more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:41

Zakkum – Kapat Perdelerimi

yedi rengi görmeyen bir çocuktum büyüdüm
gölge gibi bedensiz bir hayata büründüm
insan yüzü görmeyen bir diyara süründüm
yarını hiç bilmeyen bir dündüm bir bugündüm

kapat perdelerimi
artık güneş girmesin
kimse beni bilmesin

kapat perdelerimi
kalbin beni sevmesin
derdim sana geçmesin (more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:40

Zakkum – Öleceğim

Bağışlanmayı bekleyen, masum günahlarım
Vazgeçmiyor benden kovduğum şeytanlarım
Dolaştırmıyor kanımı, bu yorgun damarlarım
Koruyamıyor beni artık dalgakıranlarım

Durun lütfen, müsait bir yerde öleceğim
Hayat memnun etmedi, iade edeceğim
Durun lütfen, müsait bir yerde öleceğim
Dünya dönecek gene, ben görmeyeceğim
(more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:38

Zakkum – Parçalansın

İçinde yer etmiş belli,
Sırtından giren kurşunların..
Ölmek zamanı şimdi.
Elinde kalan son teselli,
Birer birer harcanan umutların.
Durdur zamanı şimdi.
Geriye sar her şeyi.

Hadi vur, parçalansın, göğsünün kafesine.
Dört duvar yankılansın, kalbinin tok sesine. (more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:57

Zakkum – Sanrı

Gün yeni doğarken odanın balkonuna
Sabahın ilk kahvesi doluyor yanaklarına
Birkaç saat daha var sislerin çoğalmasına
Bakir telaşlar için insanların uyanmasına

Her Ankara sabahı gibi belki biraz üşüyorsun
Ama olsun, eskiden beri üşümeyi seviyorsun (more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:56

Zakkum – Şarapnel

Kırılıp dökülen bir ömür yaşadığın
Parçaları ayrı şehirlerde
Bir şarapneldi, patladı yalnızlığın
Sadece kendin vardın menzilde

Pudra şekeriyken, o silik mutluluğun
Günden güne eridi gitti ellerinden
Bir yorgan gibi üşüdükçe sokulduğun
Kaskatı kesilmiş bomboş geçmişte (more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:55

Zakkum – Teslim Ol

İnce yaşlar dolduruyor yüzündeki çukurları
Ellerin neden titriyor, tutamıyor sigaranı
Parmakla gösteriyor uzaktan seni insanlar
Ne kadar yakındılar ama artık senden korkuyorlar

Bir ışık yok biliyorsun tünelin öbür ucunda
Derler ki kiraz yetişmezmiş zakkum ağacında
Sen ki pek inatçıydın, yenik düşmezdin asla
Ezber bozuldu artık, her şey paramparça (more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:14

Zakkum – Üç Elma

Çocukken de böyleydim
Özel biri değildim…
Düşe kalka büyüdünüz
Ben sadece izledim

Gökten üç elma düşmüş
Diye biten masallarda
Büyüyünce anladım
Üçü de yasaktı bana

Ben hapsederken kendimi
Size kaldı sokaklar…
Upuzun bir hayat var
Ben hep sonunu bekledim
(more…)

Updated: 09/11/2012 — 06:52
Syf 2 of 3123